MEKANLARA RUH KATAN FOTOĞRAFLAR / PEGASUS DERGİSİ RÖPORTAJI, MART 2016

YAYIN TARIHI: 24 SUBAT 2016

2011 yılından bu yana açtığı ‘’Bomonti”, “Rum Yetimhanesi” ve “People’s Palaces” sergileriyle adından söz ettirmeyi başaran Ziya Tacir’e sanatı ve seyahat tercihleri ile ilgili merak ettiklerimizi sorduk. 

- Fotoğrafçılığa ilginiz nasıl başladı?

- 1999 yılında SLR (Single Lens Reflex ‘Lensi değişebilen’) kameralarına ilgi duymaya başlamam ve dünyaya yeni gelen oğlumu fotoğraflamak isteğim fotoğrafçılığa başlamamdaki en önemli etkenler oldu. Çok yakın bir arkadaşımın Canon 5 kamerasının vizöründen ilk baktığımda gördüğüm kare hâlâ gözümdedir ve fotoğrafa başlamama sebep olmuştur.

- Genellikle mimari yapıları fotoğraflıyorsunuz. Bunun özel bir nedeni var mı?

- Fotoğraf konusu olarak esasen hiçbir sınırım yok. Çekmeyi arzuladığım her konuyu fotoğraflamak amacındayım. İlk iki sergim terkedilmiş ama ilk günkü güzelliğiyle zamana meydan okuyan iki mekân hakkındaydı. Üçüncü sergim, yine gündelik olarak kullanılan ve mimari olarak çok önemli olan Stockholm ve Moskova metrosu fotoğraflarından oluşuyordu. Ancak şu anda tamamen doğa manzaralarının fotoğraflarını içeren bir sergi yapmayı planlıyorum. Belki bundan sonra da insanları çekmeyi deneyebilirim. Değişik konuların insana farklı tecrübeler kattığına inanıyorum. 

- En sevdiğiniz fotoğrafınız hangisi?

- Genellikle hiçbir sanatçı eserleri arasında ayırım yapamaz ve hepsini çok değerli bulur. Benim için de durum aynı ancak her sergide çok öne çıkan bir veya iki fotoğrafım oluyor. Örnek olarak “Rum Yetimhanesi” sergimden “Müziği Duyabiliyorum” ve son sergim “People’s Palaces”tan “Araf” fotoğrafları beğendiğim işlerimden.

- Bir sonraki projenizin içeriği nedir? Nereyi fotoğraflamak istersiniz?

- İzlanda ve Küba’da çektiğim fotoğraflardan oluşan bir sergi yapmayı planlıyorum.

- Sık seyahat eder misiniz?

- Yoğun iş hayatım nedeniyle çok sayıda seyahat yapmam gerekiyor. Ayrıca tatil amaçlı seyahatlerim de oluyor.

- En sevdiğiniz, sizde en çok iz bırakan şehirler hangileri? “Orada yaşamak isterdim” dediğiniz bir şehir var mı?

- Dünyada en çok sevdiğim şehirler İstanbul ve New York. New York’taki hayatı çok beğeniyorum. Özellikle sanat ve kültür alanında takip edebileceğiniz sınırsız imkânları var.

- Çok isteyip de halen gidemediğiniz bir ülke/şehir var mı?

- Çok sayıda ülke var ziyaret etmek istediğim. Bunların başında Bhutan ve Yeni Zelanda geliyor.